Turkey: CFWIJ demands journalists Rojda Aydın, Nurcan Yalçın and Halime Parlak’s acquittal immediately

0.jfif

READ TURKISH STATEMENT BELOW.

April 27, 2021, Mardin – First hearing of the trial against journalists Rojda Aydın, Nurcan Yalçın and Halime Parlak over the charges with ‘being participants in a prohibited gathering, defying police orders to disband’ was held today in Mardin. The court adjourned the next hearing to October 13. The Coalition For Women In Journalism (CFWIJ) condemns these vicious attempts to intimidate journalists. We demand three journalists’ acquittal immediately. 

Jin News correspondent Rojda Aydın, journalists Halime Parlak and Nurcan Yalçın’s trial over the charges of ‘being participants in a prohibited gathering, defying police orders to disband’ was held today in Mardin 1st Criminal Court of First Instance. While Nurcan and Halime did not attend the court, reporter Rojda Aydın and all lawyers, related to the case were present. The lawyers requested journalists’ acquittal stating that the lawsuit was illegally filed against them. However, the court rejected the request and adjourned the next hearing until October 13. 

A lawsuit was filed against the Mesopotamia News Agency (MA) and Jinnews reporters for their alleged participation in a demonstration held on August 20, 2019. The demonstrations reflect the public outcry to the decision to appoint trustees to Mardin’s city hall. While covering the protests, MA reporters Ahmet Kanbal and Mehmet Şah Oruç, Jinnews reporter Rojda Aydın and journalists Halime Parlak and Nurcan Yalçın were detained. The journalists were released after a week in police custody.

The second lawsuit filed against the journalists about the anti-trustee protests of 2019. Following the demonstrations of last year, the initial charges claimed the journalists were spreading propaganda as members of a radical organization. Ultimately, a decision of non-prosecution was declared for the investigation launched against the journalists.

The second indictment against the journalists, over the same demonstration, was drafted by the Chief Public Prosecutor’s Office. The lawsuit was accepted by the Mardin Criminal Court of First Instance on November 19, 2020, over a year after the incident in question. The successive lawsuit highlighted the 30-day action and demonstration ban that the Mardin governorate had enacted following the widely disputed decision to appoint trustees to the municipality. Consequently, the anti-trustee demonstrations were technically unlawful. 

The Coalition For Women In Journalism condemns the trial against journalists. We call on the Turkish authorities to respect press freedom. We monitor the escalating pressure on the press in Turkey with great concern. We demand an immediate end to these oppressive practices and arbitrary legal harassment. Journalists must not be persecuted for following and reporting on the developments in the country. Journalism is not a crime.


Türkiye: CFWIJ yargılanan gazeteciler Rojda Aydın, Halime Parlak ve Nurcan Yalçın’ın derhal beraatını talep ediyor. 

27 Nisan 2021, Mardin – Jinnews muhabiri Rojda Aydın, gazeteciler Halime Parlak, Nurcan Yalçın ve beş kişi hakkında “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama” suçlamasıyla yargılandıkları davanın ilk duruşması bugün Mardin’de görüldü. Mahkeme, gazeteci avukatlarının beraat talebini reddederek bir sonraki duruşmayı 13 Ekim 2021 tarihine erteledi. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ) olarak keyfi bahanelerle meslektaşlarımıza açılan davaları kınıyoruz. Yargılanan üç kadın gazetecinin derhal beraatını talep ediyoruz. 

Gazeteciler Rojda Aydın, Halime Parlak ve Nurcan Yalçın’ın yargılandığı davanın ilk duruşması bugün Mardin 1’inci Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Gazeteciler “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama” suçlamasıyla yargılanıyor. Bugünkü duruşmaya Parlak ve Yalçın katılmazken, Jin News muhabiri gazetecilerin avukatları hazır bulundu. 

Duruşmada avukatlar, yargılanan beş kişinin gazeteci olması nedeniyle savunma alınmaksızın gazeteciler hakkında beraat kararı verilmesini istedi. Ancak, ara mütalaasını veren savcılık, talebin reddini talep etti. Savcılık mütalaasında gazetecilerin 2019 yılına ait kurum kartlarını sunmasına rağmen kartların 2019 yılı öncesine ait olduğunu savunarak, talebin reddini istedi. Mahkeme, savcılığın talebi doğrultusunda avukatların talebinin reddine karar verdi. Bir sonraki duruşma 13 Ekim’e ertelendi. 

Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanmasının ardından 20 Ağustos 2019’da belediye binası önünde düzenlenen protestoları takip ettikleri sırada gözaltına alınan Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri ve üç kadın gazeteci hakkında soruşturma başlatılmıştı. Düzenlenen protestoda polisin müdahalesini ve eylemcilere karşı uyguladığı şiddeti görüntüleyen MA muhabirleri Ahmet Kanbal ve Mehmet Şah Oruç, Jinnews muhabiri Rojda Aydın, gazeteciler Halime Parlak ve Nurcan Yalçın ile birlikte 67 yaşındaki Mehmet Ete, Hamza Ete ve Mehmet Selim Şimdi gözaltına alınmıştı. Gazeteciler bir hafta gözaltında tutulduktan sonra serbest bırakılmıştı.

Protestoların ardından gazetecilere yönelik “örgüt üyesi olma” ve “örgüt propagandası yapma” iddiasıyla başlatılan soruşturmaya takipsizlik kararı verilmişti. 

Cumhuriyet Başsavcılığı takipsizlik kararının ardından yeni hazırladığı iddianamede ise belediyeye atanan kayyımın ardından Mardin Valiliği’nin 30 günlük “eylem ve etkinlik yasağı” kararı olduğu belirtilerek, gazeteciler ve üç isim hakkında “karayolunu araç trafiğine kapatan, yapılan müdahalelere rağmen ısrarla olay yerini terk etmeyen, mukavemet gösteren ve eylemci grup içerisinde yer alma” ve “kanuna aykırı olarak toplantı ve yürüyüşün gerçekleştiği” iddialarına yer vermişti. İddianamede ayrıca “görüntü inceleme tutanakları ve alınan ifadelerde şüphelilerin yasa dışı eylemi yapan grup içerisinde yer aldıklarının tespit edildiği ve bu şekilde haklarında kamu davasının açılmasını gerektirecek yeterli şüphe oluştuğu” ifadelerine yer verilmişti. 

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak gazeteciler hakkında açılan haksız davayı kınıyor, Türk yetkilileri basın özgürlüğüne saygı göstermeye çağırıyoruz. Türkiye'de basın üzerinde artan baskıyı büyük bir endişeyle takip ediyoruz. Bu baskıcı uygulamalara ve keyfi yasal tacize derhal son verilmesini talep ediyoruz. Ülkedeki gelişmeleri takip eden ve haber yapan gazeteciler kesinlikle yargılanmamalıdır. Gazetecilik suç değildir.

***

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları biraraya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.

Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org