Turkey: Legal ordeal against Cumhuriyet reporters and editors continues as the hearing was adjourned to the next year
/READ TURKISH STATEMENT BELOW.
December 1, 2021, İstanbul – Legal ordeal for Cumhuriyet Newspaper reporter Hazal Ocak, managing editor Olcay Büyüktaş Akça, editor-in-chief İpek Özbey and photo-journalist Vedat Arık continues as their trial was adjourned for the fourth time. The fourth hearing of the trial against Cumhuriyet employees was held at İstanbul’s 26th High Criminal Court. The court sought details about the building referred to the article published in 2020. Also, demanded the decision of the Personal Data Protection Board dated June 9, 2021, which stressed ‘press freedom’. The next trial will be held on March 31, 2022. The Coalition For Women In Journalism (CFWIJ) extends solidarity with journalists and their commitment to truthful reporting. We demand the judiciary to acquit journalists and respect press freedom. Journalism is not a crime.
The fourth hearing against Cumhuriyet reporter Hazal Ocak, managing editor Olcay Büyüktaş Akça, editor-in-chief İpek Özbey and photojournalist Vedat Arık, was held in Istanbul’s 26th High Criminal Court. The journalists are facing charges for a piece the newspaper published on April 14, 2020.
At the hearing on Wednesday, December 1, 2021, the journalists were represented in court by lawyer Turan Karakaş. According to MLSA, the lawyer required that the prosecution be extended, however, the court rejected his inquiry.
Karakaş reminded article 15 of the law on fight against terrorism to the court authority that Presidency Communications Director, Fahrettin Altun cannot benefit from the article, due to his official duty. Pointing out that Altun is neither a policeman nor a soldier. Article 15 contains an appointment of a defence lawyer. During the investigation and trial of offences purportedly committed during the execution of duties of officials of intelligence and security and other personnel that are in charge of fight against terror, fees of a maximum of three defence lawyers specified by the defender can be paid by the Defence Ministry. Karakaş also requested the court to interrogate Altun’s position from Home Secretary and the Presidency within a scope of the counter-terrorism law.
The prosecution, on the other hand, repeated its opinion from the previous session on June 24, 2021, and demanded the journalists be sentenced up to 14 years in prison. The journalists are facing charges of targeting persons who have taken part in the fight against terrorism, violating the privacy of secret life, violating privacy by recording images, and unlawfully disclosing images of persons' private life.
The story was about the land beside the home of Presidency Communications Director, Fahrettin Altun, in İstanbul. The indictment was filed after Fahrettin Altun's criminal complaint stated, "it was obligatory to restrict freedom of expression to protect the public and the state". After the story was circulated, Altun filed a complaint with the authorities, which launched the lawsuit.
An interim court verdict today accepted the lawyer's requests, however, denied expanding the case.
The Coalition For Women In Journalism condemns the prosecution of journalists for their coverage. We believe that judicial proceedings are being used as a new method to intimidate and silence journalists. We urge the Turkish authorities to end the legal harassment that interferes with press freedom.
***
The Coalition For Women In Journalism is a global organization of support for women journalists. The CFWIJ pioneered mentorship for mid-career women journalists across several countries around the world and is the first organization to focus on the status of free press for women journalists. We thoroughly document cases of any form of abuse against women in any part of the globe. Our system of individuals and organizations brings together the experience and mentorship necessary to help female career journalists navigate the industry. Our goal is to help develop a strong mechanism where women journalists can work safely and thrive.
Follow us on Instagram @womeninjournalism and Twitter @CFWIJ. Our website is WomenInJournalism.org and we can be reached at press@womeninjournalism.org
Türkiye: “Boğaz’da Kaçak Var” haberiyle yargılanan gazetecilerin davası 2022’ye ertelendi
1 Aralık 2021, İstanbul – Cumhuriyet gazetesi muhabiri Hazal Ocak, sorumlu yazı işleri müdürü Olcay Büyüktaş, yazı işleri müdürü İpek Özbey ve foto-muhabiri Vedat Arık’ın yargılandığı dava İstanbul’da görüldü. Mahkeme, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Boğaziçi İmar Müdürlüğünün söz konusu habere konu olan yapı hakkında tespit tutanağının ve Kişisel Verilerin Korunması Kurulunun (KVKK) ‘basın özgürlüğü’ vurgusu yaptığı 9 Haziran 2021 tarihli kararın istenmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma 31 Mart 2022 tarihine ertelendi. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ) olarak iyi haberciliğe imza atmış gazetecilerin yanındayız. Gazetecilere açılan dava gazetecilik mesleğine yönelik bir saldırı niteliğindedir. Kabul edilemez. Gazetecilik suç değildir.
Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Hazal Ocak, sorumlu yazı işleri müdürü Olcay Büyüktaş, yazı işleri müdürü İpek Özbey ve foto-muhabiri Vedat Arık hakkında 14 Nisan 2020 tarihinde gazetede “Boğaz’da Kaçak Var” başlığıyla yayınlanan haberin ardından açılan davanın dördüncü duruşması İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
MLSA’nın aktardığına göre, bugün görülen duruşmada, gazetecilerin avukatı Turan Karakaş soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulundu. Karakaş, Terörle Mücadele Kanunun 15. maddesine göre Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un polis ya da asker olmadığından bu maddeden yararlanamayacağını hatırlattı. İletişim Başkanı Altun’un terörle mücadele kapsamında görevlendirilip görevlendirilmediği hususunun İçişleri Bakanlığından ve Cumhurbaşkanlığından sorulmasını talep etti. Avukat Karakaş, Altun’un habere ilişkin KVKK’nun yaptığı başvuruya verilen red kararıyla söz konusu habere konu olan araziye dair ihale bilgisinin yer aldığı tespit tutanağının dosyaya iliştirilmesini de istedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme, KVKK kararının ve İBB Boğaziçi Müdürlüğünün habere konu olan yapı hakkındaki tespit tutanağının istenmesi talebini kabul etti ancak Karakaş’ın davayı genişletme talebini reddetti.
İddia makamı ise 24 Haziran 2021 tarihinde mahkemeye verdiği mütalaayı tekrar ederek gazetecilerin cezalandırılmasını istedi. Bir önceki duruşmada dava savcısı gazeteciler hakkında “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçlamalarından 14 yıla kadar hapis cezası almalarını talep etmişti.
Davaya konu olan haberde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un İstanbul’un Kuzguncuk semtinde bulunan evinin yanındaki araziyle ilgili bilgiler açığa çıkarılmıştı. Haberin ardından Fahrettin Altun suç duyurusunda bulunmuştu. Davaya yönelik hazırlanan iddianamede “düşünceyi açıklama özgürlüğünü, kamuoyu ve devleti korumaya yönelik olarak sınırlandırmak zorunludur” denmişti. Altun’un “terör örgütleri hakkında yapmış olduğu açıklamalar ve çalışmaları göz önüne alındığında terörle mücadele kapsamında görev ve sorumluluk aldığı” iddia edilmişti.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak iyi habercilik örneğine imza atan gazetecilerin yanındayız. Gazeteciler kamuoyunu ilgilendiren gelişmeleri aktarmakla yükümlüdür. Söz konusu yargılamalar kabul edilemez. Türk yetkililer yasal yolla gazetecileri taciz etmekten vazgeçmelidir. Asılsız suçlamalarla gazetecilere karşı yapılan yargılamalar demokratik ülkelerde basın özgürlüğüne gölge düşürmektedir.
***
Gazete binası önünde TGS ve Cumhuriyet çalışanları ortak bir basın açıklamasında bulundu. “Kararı tanımıyoruz” diyen gazeteciler şu ifadeleri kullandı:
"29 Kasım 2021 günü Cumhuriyet Gazetesi tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Bu lekenin mimarları, Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri Işık Kansu ve atanmış şirket yönetim kurulu üyeleri Osman Özer ve Adnan Arslan'dır."
Açıklamada 16 Kasım 2021 tarihinde yapılan Cumhuriyet Vakfı toplantısında 'en az 15 kişinin işten çıkarılmasının kararlaştırıldığı ve bununla ilgili Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya'dan öneri sunmasının istendiği' belirtildi. Küçükkaya’nın toplantı sonrası hiç kimsenin işinden olmaması için sunduğu yapıcı önerilerin dikkate alınmadığı vurgulanan açıklamada sekiz gazetecinin işine son verildiği ve Yürütme Kurulu ve Genel Yayın Yönetmenliği makamlarının iradesi çiğnendiği söylendi.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak Türkiye’de basın özgürlüğünün giderek artan baskılarla hiç edildiği bir dönemde, Cumhuriyet gibi kritik seslerin yer aldığı bir basın kuruluşunun haksızca çalışanlarının işine son vermesini kınıyoruz. Ülkede gazetecilerin zorlu koşullarda mesleğini devam ettirmeye çalıştığı bu dönemde böyle bir karar asla kabul edilemez. Cumhuriyet yönetim kurulundan derhal işine son verilen gazetecilerin işlerine iade edilmesini talep ediyoruz.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak dünyanın her yerindeki kadınlara yönelik her türlü hak ihlalini ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları biraraya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin sektörde özgürce çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.
Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org.